7 Mart 2020 Cumartesi

Sokrates hakkında entelektüel biyografi

Felsefe tarihinin Platon’la birlikte en ünlü siması olan Sokrates, öğrencisi Platon sayesinde antikçağ felsefesinin kendisinden önce ve sonra olarak ikiye ayrılmasına yol açacak kadar önemli sayılır. Hayatı hakkında bilgilerimizin son derece kısıtlı olduğu Sokrates hakkında Aristofanes’in komedisi Bulutlar’ı, Ksenofon’un Hatıralar’ı ve Platon’un Diyaloglar’ıyla sergilediği şahitliği dışında başka bir doğrudan kaynaktan bahsedilemez.
Sokrates’in hayat hikayesini ebeveynlerinden başlayarak anlatmaya çalışan Alfred Edward Taylor, o dönemki Atina’da egemen kültürel ve siyasi iklimi, Sokrates’in Anaksagoras ve Archelaus gibi Pisagorcu filozoflarla bağını, hayatının önemli dönüm noktalarında yer eden orfizm ve Delfi kehanetinin etkisini, onun gençlik dönemlerine ait ‘işaret’ ve ‘daimi ironi’si çerçevesinde irdeliyor. Sokrates’in hayatının ilk yarısında olağanüstü bir entelektüel gücü olan bir adam olarak tanındığını kaydeden Taylor, onun hakkında Ksenofon’un Hatıralar’ında geçen bir tasviri yorumlayarak Archidamian Savaşı sıralarında Sokrates’in ilk filozoflar ve bilim insanları olması gereken ‘eski bilgeler’in bir öğrencisi olduğunu, etrafında bir grup dost-öğrencinin bulunduğunu, bu dost-öğrencilerin çalışmalarının bir yöneticisi pozisyonunda olduğunu ifade ediyor.
Bilgi kırıntıları
Platon’un Protagoras, Savunma, Phaidon vb. diyaloglarında Sokrates’in çevresinde yer alan isimler hakkındaki bilgi kırıntılarını yorumlayan Taylor, Sokrates’in Atinalı olmayan filozoflar arasındaki bazı yaşlı insanlarla ilişkisinin 40 yaşına gelmeden önce başlamış ve Yunan dünyasına dağılmış durumdaki Pisagorcu gruplar tarafından Sokrates’in “saygı duyulan bir hoca” pozisyonunda olduğu sonucuna varıyor. Sokrates’in hayatının erken dönemlerinden itibaren Atina’nın dışındaki entelektüel çevreler tarafından son derece iyi tanınmasıyla onu eksantrik bir proleter dehaya dönüştüren 19. yüzyıl teorisi arasındaki uyuşmazlığa dikkat çekiyor.
Kendi ruhuna bakmak
Platon’un Savunma diyalogunda uzun uzadıya anlattığı ve “Yaşayan hiçbir insan Sokrates’ten akıllı değildir” bildirimini içeren Delfi kehanetinin Sokrates’in hayatında spritüel bir krize yol açtığını belirten Taylor’a göre, Platon için yaşlı Sokrates’i Aristofanes’in oyunundaki ukalanın açık bir karikatürünü oluşturduğu Sokrates’ten ayıran şey onun herkesi cahil olduklarına ve cahil olduğuna ikna olan insanın bilen insan olacağına ve en önemlisinin herkesi “kendi ruhlarına bakmak” olduğuna ikna etme misyonudur. Avrupa düşünce tarihi için Sokrates’in önemini, onun Avrupa’da o zamandan beri yaşanan ahlaki ve entelektüel geleneği oluşturması ve Avrupa düşüncesinde hakim ruh anlayışının mucidi sayılmasında yattığını düşünen Taylor, Sokrates’in ruh öğretisi ve ‘idealar’ teorisini, ‘iyi’ ve ‘erdem’ anlayışını çözümlüyor.
Genç Sokrates’ten yaşlı Sokrates’e Antikçağ felsefesinin bu önemli figürünün hayatındaki tüm dönüm noktalarını onun düşüncelerinin gelişimiyle harmanlayarak yorumlayan Taylor, böylelikle hakikat ve hayat özdeşliğine ilişkin bildiğimiz önermeyi de bize hatırlatıyor. Milattan önce 399’da, yani ‘Lakhes yılı’nda Atina’da dinsizlikle suçlanıp ölüme mahkum edilen Sokrates’in gençlik dönemine ait tek kaydın Aristofanes’in Bulutlar’ı olduğunu kaydeden İngiliz felsefeci ve antikçağ uzmanı Alfred Edward Taylor, Mukadder Erkan’ın temiz bir Türkçeyle dilimize kazandırdığı Sokrates hakkındaki entelektüel biyografide onun hayatı ve felsefesini öğrenmek isteyenlere kılavuz niteliği taşıyan bir eser sunuyor.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder