22 Aralık 2013 Pazar

Hepimizin kaseti var!

Hayatımızın her ayrıntısı hiçbir zaman olmadığı kadar çok yakından izleniyor, kaydediliyor ve üstelik gözetim altındakiler genellikle gözetleyenlerle gönüllü bir işbirliği içinde.
Panoptikon, Michel Foucault’un modern gözetim toplumlarını tasvir ederken Bentham’dan ödünç alıp işlediği ve dönüştürdüğü bir kavramsal mekanizma. İktidarın modern toplumları disipline ederken başvurduğu bütün yol ve yordamları özetleyen bu kavramsal aygıtı yeni bir düzeye taşıyan ise modern toplumlardaki yeni gelişmeler. Yeni toplumsal akışkanlık içinde gözetim mekanizmalarının da incelerek akışkanlaştığı bir süreçten geçiyoruz. Hayatımızın her ayrıntısı hiçbir zaman olmadığı kadar çok yakından izleniyor, kaydediliyor ve üstelik gözetim altındakiler genellikle gözetleyenlerle gönüllü bir işbirliği içinde. Londra’dan New York’a, Yeni Delhi’den İstanbul’a, bütün büyük kentlerde kameralar artık kamusal alanların alışıldık, itiraz edilmeyen parçası haline geldi.  Uçağa binecekseniz, bedeniniz boydan boya taranıp biyometrik kontrole tabi tutulur; arama motorları ve kredi kartı okuyucuları bütün alışkanlıklarımızı, ilgilerimizi ve tercihlerimizi kaydedip sessizce piyasanın hizmetine sokar. Günümüz dünyasında, günlük hayatımızın işleyişini esneklik ve hareketlilik belirliyor. Ulusal sınırları geçmek sıradan bir etkinlik haline gelirken, sosyal medya herkesin her an elinin altında. Mekanın sabitlikten uzak ve zamanın sınırsız olduğu bu dünyada, hiçbir hareketimiz yok ki kaydedilmesin. Gözetim, modern hayatın bu akışkan doğasına uyum sağlayarak, hiçbir zaman olmadığı kadar hızlı bir şekilde, erişemediği hiçbir alan bırakmamak üzere yayılıyor.
İktidarın içselleştirilmesi
Akışkan Gözetim’de, akışkan modern dünyayı en ince ayrıntısına kadar gözler önüne seren Zygmunt Bauman’la, gözetim ve kontrol mekanizmaları konularında dünyanın en önde gelen analistlerinden David Lyon bir araya geliyor ve çok hayati sorunları birlikte masaya yatırıyorlar. Her anımızın gözetlendiği karanlık bir gelecek mi bekliyor bizi? Özgürlüğe ve umuda yer kalmadı mı artık? Gündelik hayatın koşuşturması içinde kaybettiğimiz insan olma sorumluluğumuza nasıl sahip çıkabiliriz? Akademik çevreler kadar genel okuru da ilgilendiren bu soruları, iktidar, teknoloji ve ahlak çerçevesinde irdeleyen kitap, bugün gözetlenmenin ve gözetlemenin ne anlama geldiğini soruşturuyor. Panoptikon metaforuyla başlayan bu süreçte iktidarın birtakım disiplinler aracılığıyla içselleştirilmesi, akışkanlaşan gözetim mekanizmalarıyla birlikte iktidarın da akışkanlaştığı yeni toplumsallığı anlamak bakımından önem taşıyor. 
Akışkan Gözetim, David Lyon, Zygmunt Bauman, Çev. Elçin Yılmaz, Ayrıntı, 2013)


Kaynak: Hepimizin kaseti var! - Açık Görüş - Star Gazete http://haber.stargazete.com/acikgorus/hepimizin-kaseti-var/haber-819193#ixzz2oCdZoTTJ

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder