Modern bilimin ortaya çıkışı
süreci epey yoğun tartışmalara konu olmaktadır. Modernliğin en önemli
dayanaklarından biri olarak addedilen bilimsel bilginin nasıl ve hangi
yöntemlerle elde edildiği, metafizik düşüncelerin modern toplumların
gelişimi için elenmesinin gerekip gerekmediği, modern bilim ile
geleneksel bilimler arasında bir nitelik farkının bulunup bulunmadığı
modernliğin şafağından beri sürekli tartışılan konulardandır. Özellikle
pozitivizmin vülger düzeyde akademik hayattan bürokrasiye, siyasetten
toplumsal hayata kadar yaygınlaştığı Türkiye’de bilimsel bilgi
üretiminin yine de yeterince seviyede gelişmemesi dünyayı kavrayış
biçimleri ile modernlik arasındaki temel bağlantının ne olduğuna ilişkin
tartışmaları da sürekli gündemde tutmaktadır. Bu tartışmalarda bilhassa
bilimin özelde dine ve geleneğe, genelde ise inanca ve kültüre karşı
konumlandırıldığını görürüz. “Bu bilimsel bir bilgidir! Bu bilimsel bir
tespittir!” yargı cümlelerine tartışmaları bitirici bir anlam yükleyen
bakış açısının hemen hemen herkesi ikna edeceği düşünülür.
Peki aslında modern bilim bu statüyü hangi süreçlerden geçerek ve nasıl elde etmiştir? Batlamyus’tan Kopernik’e astronomide Aristo’dan Newton ve Einstein’a fizikte neler yaşanmıştır ki Batlamyus ve Aristo’nun bilimleri demode, hatalı, yanlış olarak addedilebilmiştir. Sahiden Batlamyus mekaniği halen kullanılmamakta mıdır? Kopernik devrimi yoksa Tycho Brahe’nin gezegenlerin davranışları üzerine yaptığı hatalı “ölçümler” üzerine mi kurulmuştur?
Paradigmanın sarsılması
Genelde Aristo fiziğinden Newtoncu mekanik dünya anlayışlarına geçiş sürecine eğilen, bu süreçte yaşanan sıra dışı durumları irdeleyen bilimsel düşünce tarihçisi Alexander Koyre, bu konulardaki kendi düşünceleri kadar yetişmelerine katkıda bulunduğu Michel Foucault, Pierre Bourdieu Thomas S. Kuhn, Paul K. Feyerabend isimler açısından da çok kritik bir yerde durur. Bilimsel tarihyazımı ile antropolojinin problematikleriyle birleştirmesi yukarıda bahsettiğimiz düşünürlerin temel problematiklerinin gelişimi bakımından da önemlidir. Bilimsel bilginin üretim koşullarını, bilimsel metodoloji vaazlarından önce fenomenolojik tarzda tasvir eden üstadın yaklaşımını “bilimsel pratiği, anomalinin idraki ile paradigmanın sarsılması, kaymalar ve yeni paradigmaların oluşması gibi nispeten sistematik ilerleyen bir patika” olarak kavramak doğru olur. Bilim tarihi üzerine yaptığı etüdler ve yazdığı makalelerle pozitivist düşüncelerin ipliğini pazara çıkaran Koyre mutlaka okunması gereken birkaç düşünce tarihçisinden biridir.
Koyre’nin Bilimsel Düşünce Tarihi Üzerine Denemeleri, Der. Talip Kabadayı, Bilgesu, 2013
Peki aslında modern bilim bu statüyü hangi süreçlerden geçerek ve nasıl elde etmiştir? Batlamyus’tan Kopernik’e astronomide Aristo’dan Newton ve Einstein’a fizikte neler yaşanmıştır ki Batlamyus ve Aristo’nun bilimleri demode, hatalı, yanlış olarak addedilebilmiştir. Sahiden Batlamyus mekaniği halen kullanılmamakta mıdır? Kopernik devrimi yoksa Tycho Brahe’nin gezegenlerin davranışları üzerine yaptığı hatalı “ölçümler” üzerine mi kurulmuştur?
Paradigmanın sarsılması
Genelde Aristo fiziğinden Newtoncu mekanik dünya anlayışlarına geçiş sürecine eğilen, bu süreçte yaşanan sıra dışı durumları irdeleyen bilimsel düşünce tarihçisi Alexander Koyre, bu konulardaki kendi düşünceleri kadar yetişmelerine katkıda bulunduğu Michel Foucault, Pierre Bourdieu Thomas S. Kuhn, Paul K. Feyerabend isimler açısından da çok kritik bir yerde durur. Bilimsel tarihyazımı ile antropolojinin problematikleriyle birleştirmesi yukarıda bahsettiğimiz düşünürlerin temel problematiklerinin gelişimi bakımından da önemlidir. Bilimsel bilginin üretim koşullarını, bilimsel metodoloji vaazlarından önce fenomenolojik tarzda tasvir eden üstadın yaklaşımını “bilimsel pratiği, anomalinin idraki ile paradigmanın sarsılması, kaymalar ve yeni paradigmaların oluşması gibi nispeten sistematik ilerleyen bir patika” olarak kavramak doğru olur. Bilim tarihi üzerine yaptığı etüdler ve yazdığı makalelerle pozitivist düşüncelerin ipliğini pazara çıkaran Koyre mutlaka okunması gereken birkaç düşünce tarihçisinden biridir.
Koyre’nin Bilimsel Düşünce Tarihi Üzerine Denemeleri, Der. Talip Kabadayı, Bilgesu, 2013
Kaynak: Bilim tarihinin kilometre taşları - Açık Görüş - Star Gazete http://haber.stargazete.com/acikgorus/bilim-tarihinin-kilometre-taslari/haber-787299#ixzz2esAmRMa7
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder