Türkiye’de sadece siyaset ve toplum düzeyinde değil kültür, sanat,
edebiyat alanlarında da tartışmalı bir kavramdır ‘iktidar’ ve kimin
‘muktedir’ olduğu. Sözgelimi sol ve sosyalist düşünceden birçok aydın
siyasal iktidarın hep sağ tandanslı partilerde olmasına karşın kültürel
iktidarın solda ve sosyalistlerde olduğunu düşünerek teselli etmişlerdir
kendilerini. Solun kültürel açıdan muktedir konumda olduğunu, bunun
sebeplerinin ise dış mihraklar olduğunu düşünen bir kısım sağcı ise
teselliyi solun temsil ettiği varsayılan ‘kozmopolit kültüre’ karşı
‘halkın kültürü’ne destek çıkmaya çabalar. Bütün bu tartışma ve
çabalarda gözden kaçırılan birçok nokta vardır elbette. Bu
belirsizlikler sadece “kültürel iktidar”, “kültürel rejimler”, “kültürel
vesayet” kavramlarını ve bu kavramlar eşliğinde “kültür” ile “siyaset”,
“kültür” ile “düşünce” ilişkilerini detaylı bir şekilde tartışmayı
gerekli kılıyor.
Şair-Yazar Hakan Arslanbenzer’in son 10 yılda
başta Atlılar, Fayrap, Dergah gibi edebiyat dergileri olmak üzere
çeşitli yayın organlarında yazdığı makale ve denemelerini bir araya
getiren “Türkiye’de Kültürel İktidar Solda mı?” adlı kitap bu sorunları
nesnel, Müslüman ve halkçı bir bakış açısıyla yorumlayıp sadeleştirmeye
çalışıyor.
Arslanbenzer’in soruya verdiği cevap açık: Ne sol ne
de sağ Türkiye’de kültürel iktidara sahip. Çünkü bunlar bizatihi
kültürün “üreticisi” değiller. Türkiye’deki mevcut kültürün iki üretici
kaynağı vardır. Bunlardan ilki Türk halkı iken ikincisi AB ve ABD’dir.
Bir anlamda Türkiye’de muktedir görünen ve bu muktedir konumlarıyla
halkın ensesinde boza pişirip halkı aşağılayan aydınlar AB ve ABD’nin
Türkiye’deki kültür komiserleri...
Kültürün üreticisi halktır
Türkiye’de kültürel iktidarın solda olmadığını, sağda da olmadığını;
dışarıya şartlı bağımlı bir iktidarın söz konusu olduğunu söylüyor
Arslanbenzer. Bu düşünce Batılılaşma karşıtı birçok düşünürümüzün de
hareket noktası. Arslanbenzer’in üzerinde durup aydınlattığı nokta ise
bu iktidarın yürütücülerinin sol değil; kültürel karakolun hadimliğini
üstlenen seçkinci anlayış olduğu...
Kitaptaki diğer makaleler de
yine halkçı kültür, halkçı edebiyat, edebiyat ve siyaset, edebiyat ve
kültürel meseleler etrafında yazılmış. Kitaptaki makaleler sadece
kültürel iktidar ve vesayet sorunlarını ele almıyor. Arslanbenzer 3
bölüme ayırdığı kitabın ilk bölümünü kültürel iktidar sorununa ayırırken
diğer iki bölümde önemli düşünce ve kültür adamlarının eserlerinin
nasıl okunması gerektiği, siyaset ve şiir, siyaset ve edebiyat
ilişkileri hakkındaki düşüncelerini kaleme alıyor.
Star-Açık Görüş
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder