9 Ekim 2013 Çarşamba

Teori mi pratiği belirler pratik mi teoriyi?

Frankfurt Okulu ya da Eleştirel Kuram diye bildiğimiz, yirminci yüzyıldaki iki dünya savaşı arasındaki dar tarihsel koridorda filizlenmiş, ancak etkisi 2. Dünya Savaşı sonrasında Avrupa düşünce elitleri arsında belirginleşmiş ve belli ölçülerde üst düzey bir saygı tonuna erişmiş sayabileceğimiz özgül Marksizan eğilimin iki önemli kurucu figürüdür Theodor W. Adorno ile Max Horkheimer.
Felsefeden kültür kuramına, ideoloji sorunundan aydınlanma düşüncesine kadar geniş bir entelektüel alanda birlikte üretim yapan Adorno ve Horkheimer, yirminci yüzyılın ortalarından itibaren belirginleşmeye başlayan düşüncelerin öncülerinden olurlar. Bu süreç, öznenin her anlamda çözüldüğü, yabancılaşmanın derinleştiği ve aklın araçsallaşmasının, aşılmaz bir kesinlik kazandığı bir süreçtir. Ayrıca bu dönem, toplumsal yıkım ve felâketlerin insana dair iyimser düşünceleri budadığı zamanlardır.
Adorno ile Horkheimer 1956 baharında üç hafta boyunca bir tartışma yaptılar ve bu tartışmayı Komünist Manifestonun güncel bir versiyonunu üretme niyetiyle teybe kaydettiler. 
İki filozof bu sohbetlerinde eserlerinin teori-pratik ilişkisi, emek, boş zaman, tahakküm, özgürlük gibi temel temaları üzerine, tutarlılık ve temellendirme kaygısı gözetmeksizin siyasi dozu yüksek serbest doğaçlamalarda bulundular. 
Aklın araçsallaşması
Soğuk Savaşın gemi azıya aldığı bir dönemde Eleştirel Teori eleştirelliğini ne ölçüde koruyabilmişti? Siyaseten etkisizliğin içselleştirilmesi düşünceye nasıl bir etkide bulunur? Teorik mülahazalar düzeyinden reel siyasetin dolambaçlarına “indiklerinde”, yüksek teori kozasından çıktıklarında, iki düşünür, dünyanın gidişatı hakkında ne ölçüde anlamlı fikirler üretebiliyorlar? Pratikte yanlış giden bir şeylerin olduğu ve ancak bu yanlışlığın salt kendi başına pratik içinde kalınarak çözülmeyeceği, pratikte yanlış giden şeylerin teoride de muhakkak karşılıklarının olacağını, teori ile pratik arasında handiyse dini-kutsal bir birlik düşüncesini yaşatan konuşmalar kitabın ana mihveri.
İki entelektüelin güncel sorunlar etrafında ya da teorik sorunlar etrafında konuşmalarına alışığız. Ancak, teorik olduğu kadar politik, güncel olduğu kadar tarihsel bir eleştirellik ve düşünme çabasına pek aşina değiliz. Kitap 20. yüzyılın sayılı entelektüelinden Adorno ve Horkheimer’ın bu yönde gerçekleştirdikleri fikri üretimin sıkıştırılmış bir sunumu. 


Kaynak: Teori mi pratiği belirler pratik mi teoriyi? - Açık Görüş - Star Gazete http://haber.stargazete.com/acikgorus/teori-mi-pratigi-belirler-pratik-mi-teoriyi/haber-766930#ixzz2hGqs9Pv3

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder