Güzel;
şiirini, çoksesli şiir ve neoepik şiirle ortak noktaları olan, ama
ayrıldığı önemli noktaları da olan bir ironik realizm ifadesi olarak
tanımlıyor. Bu anlamda ‘90’ların sonunda doğmuş ve zamanının ifadesi
olan bir şiir denebilir bu şiire. Fakat ironide bulunan Rabeleisci
anlamdaki “gülme” unsuru yok bu şiirde. Ye’s ve üzüntü hakim şiire.
İronik şairler esinleyicidir. Esinleyici bir şiir Murat Güzel’in şiiri.
Sözcük bombardımanı altında sizi tarihin her anına şahit tutuyor. Bu
anlamda sorumluluk yükleyen ve rahatsız eden bir tarafı var bu şiirin.
Epistemik bir özne duyuşsal anlamda kendini geri çekerek bütün zamanları
şuurunda birleştiriyor. “Bir Afrika’dan geçtim genişleyerek boğan bir
karanlık gece gibi / yürek soğurken, ter soğurken teninde, / Asya
soluyordu belki o zamanlar, bir salkım söğüdün gölgesi, ayışığı,
/evlere, kireç badanalı kerpiç duvarlara yaslanan ihtiyar akıl, /
Avrupa, ah Avrupa, Berger’in mayıs böcekleri, yakındık öyle”
Gerilimin
büyük oranda sese yüklendiği, bilginin söyleme rahatça içkinleştiği,
siyasi muhalefetini belirtmeye kararlı, tarih şuuru taşıyan, çağrışıma
dayalı ses yinelemeleri ile örülen bir şiir Güzel’in şiiri. Tavır olarak
mağdurun ve mustazafın yanında, müstekbirin ve emperyalistin karşısında
oluşunu yaşamdan enstantanelerle ve oldukça şiirsel biçimde vurgular.
“Uzatın ellerinizi, başöğretmen cetvel vuracak gibi, başhekim, başegemen
/ Disipline gidecek aranızdan iki kişi, iki parasız yatılı / rehin
kalacak acil serviste iki parasız hasta / Bu gece hepten kişiliksiz, bu
gece hünsa, yanımda uyuyan, bana uyan/ beni tanımlayan bütün sıfatlar”
Güzel’in
ironisini daha önce “yılmış arzu” bağlamında ve “Bir Toz Meseli” şiiri
özelinde çoksesli şiir ile bağlantılandırmıştım. Esasen tüm kitabın bu
bağlantıya açık olduğunu düşünerek o yazıdan bir alıntıyla sözümü
bağlamak istiyorum. “Murat Güzel, Neruda’nın tersine dokunmanın
imkânsızlaştığı bir noktada şiir yazar. Arzu yılmış ve Güzel, -arzu
açısından mezar olan- cansıza yönelmiştir. Yılgın arzunun insanı güçlü
kıldığını yazıyor Cioran. ‘Vazgeçiş sonsuz bir iktidar sağlar.’ Maddeye
söz geçirmenin sanırım en etkili yolu bu.” Böylece Güzel’in şiirinde,
duyumsayan failin olabildiğince geri çekildiğini, böylelikle de şiirde
imkânsız sayılabilecek nesnelleşmenin imkânlarının denendiğini
söyleyebiliriz.
Hayriye Ünal, 30/03/2009
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder